Devrim İçin Mücadele Programı
Giriş
İnsanlık bir uygarlık krizi içinde. 20. yüzyılın sonlarına gelinirken bir dizi ülkedeki işçi sınıfı iktidarlarının yıkılışını davul zurna çalarak karşılayan, sosyalist blokun yokluğunda Yeni Dünya Düzeni’ni ilan eden emperyalist-kapitalist sistem insanlığa artık hiçbir şey vaat edemiyor. Sosyalizmin yokluğunda dünya halkları savaşlarla, yoksullukla, işsizlikle, salgın hastalıklarla karşı karşıya.
Uygarlık krizi, Türkiye’de ise bir rejim krizi olarak kendini gösteriyor. Onurlu bir bağımsızlık savaşıyla işgalcileri ülkesinden kovup devamında saltanatı ortadan kaldırarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin dayandığı temeller, sosyalizmin etkisizleştiği koşullarda sarsıldı. Ülkemiz adına büyük bir devrimci atılım olan Cumhuriyet, karşı devrimcilerin iktidarında devlet katında yıkıldı. Karşı devrimciler Cumhuriyet’in temellerini oluşturan laiklik, bağımsızlık, kamuculuk ve yurttaşlıktan geriye kalan ne varsa devletten tasfiye etti.
Cumhuriyet devletten tasfiye edildiyse de mücadele sonlanmış değil. Türkiye’nin aydınlanma birikimini yeni bir devrimci çizgiyle buluşturmak, bu kez patronların değil emekçilerin iktidarında yeni ve sosyalist bir cumhuriyet kurmak mümkün.
Devrim Hareketi böyle bir uğrakta, Cumhuriyet kavgasını sosyalizmle buluşturarak devrimci cumhuriyetçi siyasi çizgiyi yaratma, Türkiye’de yeni bir devrimci dönemi başlatma iddiasıyla yola çıktı.
Hedefimiz zorlu, iddiamız büyük. Ancak bunlar gözümüzü korkutmuyor. Dünyayı doğru biçimde anlayıp dönüştürmenin anahtarını bizlere veren düşünsel mirasımıza, Türkiye’nin ilerici birikimine ve Türkiye’nin toplumsal dinamiklerinin devrimci potansiyeline güveniyoruz.
Türkiye’nin büyük devrimci potansiyeli ile Türkiye’de devrimciliğin güncel etkisizliği arasındaki asimetriyi saptayıp ortadan kaldırmak için ilk adım, Devrim Hareketi’nin kuruluşuyla atılmış oldu. Türkiye’de Cumhuriyet kavgasıyla sosyalizm hedefini buluşturacak siyasal zeminde devrimci kuruluş iddiası artık siyasal alana taşınmış durumdadır.
Devrim Hareketi, Türkiye’nin devrimci cumhuriyetçi siyasi iradesini yaratma, Türkiye devriminin partisine dönüşme hedefiyle kuruldu. Devrim için Mücadele Programı, bu hedef doğrultusunda ilerleyerek emekçilerin siyasal birliğini sağlamanın, emekçi halkı iktidar yürüyüşü için seferber etmenin yol haritasıdır.
Devrim Hareketi, Türkiye’nin aydınlık yarınlarına inanan tüm yurttaşları bu yürüyüşe ortak olmaya çağırıyor.
A. Devrim Hareketi eşitlikçidir, sömürü ve eşitsizliğe karşı mücadele eder.
- Tüm insanlar eşittir ve eşit koşullarda yaşama hakkına sahiptir. İnsanlar arasında etnik köken, milliyet, uyruk, cinsiyet, cinsel yönelim, inanç veya inançsızlık, yaş, bilgi ve beceri gibi farklara dayanan hiçbir ayrım eşitsizliklere gerekçe sayılamaz.
- Toplumsal eşitsizliğin kaynağı üretim araçlarının özel mülkiyeti, yani kapitalist mülkiyet ilişkileridir. Devrim Hareketi, kapitalist mülkiyeti devrimci bir perspektifle eleştiri konusu eder, insanlığın gelişimine ayak bağı olan kapitalist mülkiyet ilişkilerinin sosyalist devrimle ortadan kaldırılmasını savunur.
B. Devrim Hareketi özgürlükçüdür, insanların özgürlüğü önündeki tüm engellere karşı mücadele eder.
- Özgürlük, sosyalist toplumun temel dayanak ve hedeflerindendir. Devrim Hareketi, özgürlüğü baskı ve yasakların kaldırılmasından ibaret saymaz, insan iradesi ve aklının özgürleştirilmesini, insanı özgürlükten alıkoyan doğrudan ve dolaylı tüm engellerin ortadan kaldırılmasını savunur.
- Özgürlük belirsiz bir gelecekte varılacak bir nokta değil, durmaksızın verilecek bir özgürleşme mücadelesinin ürünü olacaktır.
- Özgürleşme için izlenecek zorunlu yol; insanın pratiğini ekonomik prangalardan, insan aklını ise dogmalardan kurtarmaktır. Devrim Hareketi, ekonomik prangalar ile dogmaların özgürleşme önünde oluşturdukları engeli teşhir eder ve bu engellerin ortadan kaldırılması için mücadele eder.
- Yaşama hakkı, ruh ve beden bütünlüğünün korunması, beden dokunulmazlığı, özel hayat ve konut dokunulmazlığı, ifade, propaganda, örgütlenme, yazılı ve görsel iletişim araçlarını kullanma, seyahat, toplantı ve gösteri yapma, seçme ve seçilme gibi temel hak ve özgürlükler tartışma konusu edilemez. Devrim Hareketi, bu temel hak ve özgürlüklere yönelik saldırılarla mücadele eder.
- Irkçı, gerici, baskıcı ve ayrımcı görüşler özgürlük önünde engeldir. Devrim Hareketi; insanları boyunduruk altına almayı hedefleyen, temel hak ve özgürlükleri hedef alan görüşlerin yayılması ve örgütlenmesine karşı önlem alınmasını savunur.
C. Devrim Hareketi laikliği savunur, gericiliğe karşı mücadele eder.
- Laiklik, eşitlik ve özgürlüğün ön koşuludur ve siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültürel yaşamda dinlerin etkisinin kırılmasını, inanç ve vicdani kanaatlerin kişisel alanla sınırlı kalmasını gerektirir.
- Tüm toplumsal hayatı kuşatan dinci gericilik, emekçilerin hayatını en ağır biçimde kuşatmaktadır. Devrim Hareketi, laikliğin en çok emekçi sınıfların bir ihtiyacı olduğunu saptar, laiklik mücadelesinde emekçilerin talep ve ihtiyaçlarını temel alır.
- Dinsel ideolojinin eski çağlardan kalma artıkları olan cemaatler ve tarikatlar; siyasal, toplumsal, ekonomik ve kültürel hayatı dini kuralların tahakkümüne almayı hedefleyen ve bu nedenle özgürleşmenin önünde engel oluşturan yapılardır. Devrim Hareketi, cemaat ve tarikatların dahil oldukları siyasal ve ekonomik ilişkileri teşhir eder ve bunların toplum ve siyaset üzerindeki tahakkümüne karşı mücadele eder.
- Devrim Hareketi, cemaat ve tarikatların devlet içindeki etki alanını özgürlüğe ve toplumun huzuruna tehdit olarak görür; cemaat ve tarikatlar başta olmak üzere tüm karşı devrimci odakların devletten temizlenmesini, kamu görevinde liyakat ve çağdaş değerlere bağlılığın esas alınmasını savunur.
- Cumhuriyet’in din alanını laikliği temel alarak düzenlemek için kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı kuruluş amacından sapmış, laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmiştir. Devrim Hareketi, laiklik önündeki en büyük engellerden biri haline gelmiş olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın tüm faaliyetlerinin derhal durdurulmasını ve din alanının laikliği esas alarak kurulacak, tüm inançlara eşit mesafede duracak ve inanç ve vicdani kanaati ne olursa olsun tüm yurttaşları eşit kabul edecek yeni bir kamu kurumu tarafından düzenlenmesini savunur; Diyanet ve farklı kurumlardan gerici kadroların laiklik karşıtı eylem ve söylemlerine karşı mücadele eder.
- Devrim Hareketi, laikliğe aykırı olan zorunlu din derslerinin kaldırılmasını; Kuran kursları ve imam-hatip okullarının kapatılmasını; din görevlisi yetiştirme işinin yalnızca bu işlevle sınırlı olarak kurulacak, sayıları ve kapasiteleri ihtiyaca göre belirlenecek, laikliğe bağlı yeni eğitim programlarıyla gerçekleştirilmesini savunur.
D. Devrim Hareketi bilimi, aydınlanmayı ve yaratıcı düşünceyi savunur, bilim ve aydınlanma düşmanlığıyla mücadele eder.
- Aydınlanma, insanın düşünce ve eyleminin önündeki tüm akıl dışı engellerin kaldırılmasını savunan ileri bir düşünce akımıdır. Devrim Hareketi, Aydınlanma mirasını savunur ve onu bilimsel sosyalizmin düşünsel ve siyasal birikimi içinde yeniden anlamlandırır.
- Aydınlanma savunusu, bilimin ve bilimsel düşüncenin savunulmasını da zorunlu kılmaktadır. Devrim Hareketi, insanlığın bugün geldiği teknolojik seviyeyi bilime ve bilimsel düşünceye borçlu olduğunu saptar, bilim düşmanlığına karşı bilimi savunur, bilimin gelişmesinin ve bilimsel düşüncenin topluma ulaşmasının önündeki engellerin kaldırılması için mücadele eder.
- Bilimin sermaye sınıfı tarafından kâr amaçlı kullanımı, gelişen teknolojinin ürünlerinin insanlığın yararına kullanılmasına engel olmanın yanı sıra bilimsel ve teknolojik gelişmenin hızını düşürmektedir. Devrim Hareketi bilim ve teknolojinin sermaye tahakkümünden kurtarılarak özgürce gelişimini, teknolojinin olanaklarının insanlığın yararına kullanılmasını ve tüm insanlar için eşit biçimde erişilebilir hale getirilmesini savunur.
- İnsanlığın yeni bir dünya ve toplum özleminin farklı ifade biçimlerini sunan sanat, gericilik ve piyasacılık tarafından kuşatılmaktadır. Devrim Hareketi sanatın önündeki gerici ve piyasacı engellerle mücadele eder, emekten ve aydınlanmadan yana sanatsal üretimi destekler.
E. Devrim Hareketi kardeşliği savunur, her türden ayrımcılıkla mücadele eder.
- Kardeşlik, Fransız Devrimi’nin eşitlik ve özgürlükle birlikte üçüncü temel değeridir. Devrim Hareketi, kardeşliği farklı kökenlerden yurttaşların kardeşçe ve eşit yurttaşlık içinde bir arada yaşaması olarak ele alır.
- Emekçiler arasındaki köken farklılıkları, ayrılık gerekçesi değil zenginliktir. Devrim Hareketi, farklı kökenlerden emekçilerin siyasal birliği ve kardeşliği için mücadele eder.
- Kürtler başta olmak üzere farklı etnik, dinsel ve mezhepsel kökenlerden emekçilerin maruz bırakıldığı ayrımcılık ve baskılar, Devrimciler için mücadele konusudur. Devrim Hareketi, Türkiye’nin farklı kökenlerden emekçilerin ortak yurdu olduğu bilinciyle her türden ayrımcılığa karşı mücadele eder, ayrımcılıkla mücadelenin farklı kökenlerden emekçilerin Türkiye’ye aidiyetlerini perçinlemesi için çabalar.
- Kardeşlik, aynı ülkeyi paylaşan emekçilerin ülkelerine yurttaşlık bağıyla bağlanmalarını sağlayan bir değerdir. Devrim Hareketi, Türkiye’de karşı devrimin etkisiyle yurttaşlık olgusunun aşındığını saptar, yurttaş kimliğine ve yurttaş haklarına sahip çıkar, yurttaşlığın eşitlik temelinde yeniden kazanılması için mücadele eder.
- Emperyalist-kapitalist sistemin yarattığı yoksulluk ve savaşlar, dünya halklarının can güvenliğini ve hayatta kalma koşullarını ortadan kaldırmakta, dünya ölçeğinde bir sığınmacı ve mülteci sorunu yaratmaktadır. Devrim Hareketi mülteciliğin kaynağı olan emperyalist-kapitalist sistemi ve onun mekanizmalarını teşhir eder; sığınmacı ve mültecilerin kendi ülkelerine dönüş koşullarının sağlanmasını savunur; Türkiye’de bulunan sığınmacı ve mültecilerin ayrımcılığa maruz bırakılmadan sosyal ve ekonomik yaşantıya katılabilmeleri, eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlere erişebilmeleri için çabalar.
F. Devrim Hareketi adaleti savunur, her türden adaletsizlikle ve onun kaynağı olan kapitalist düzenle mücadele eder.
- Devrim Hareketi, toplumsal eşitsizliklerin adaletsizliğin kaynağı olduğunu saptar ve adaletsizliğin tüm tezahürlerine karşı mücadele eder.
- Adalet dağıtması beklenen yargı organının siyasal ve ekonomik anlamda egemen güçlere biat etmesi, toplumda adaleti dinamitlemektedir. Devrim Hareketi, yargının egemen güçlerin emrine girmesine, emekçi halkı değil güçlüleri ve zenginleri korumasına karşı mücadele eder.
- Modern toplumlarda hukuk, yurttaşların güvencesidir. Devrim Hareketi, egemen güçlerin çıkarı için yapılan hukuk ihlallerini teşhir eder ve emekçilerin hukuk alanındaki kazanımlarının korunup güçlendirilmesi için mücadele eder.
- Yurttaşlar arası her türlü eşitsizlik adaletsizdir. Devrim Hareketi, eşit yurttaşlık mücadelesini adalet mücadelesiyle birlikte anlamlandırır.
G. Devrim Hareketi cumhuriyetçidir, saltanata karşı cumhuriyeti savunur.
- Cumhuriyet düşüncesi, insanlığın eşitlik ve özgürlük yürüyüşünde çok büyük bir sıçramadır. Devrim Hareketi, saltanata ve saltanatçılığa karşı cumhuriyet fikrini savunur.
- Osmanlı saltanatını tarihe gömerek kurulan Türkiye Cumhuriyeti, büyük ve ilerici bir tarihsel atılımdır. Devrim Hareketi, bu ilerici tarihsel atılımı sahiplenir, Cumhuriyet mirasını devrim ve sosyalizm mücadelesi içinde anlamlandırır.
- Türkiye siyasetinde Cumhuriyet’in ve genel olarak Türkiye’nin modernleşme dalgalarının tarihinden süzülen birlik, ilerleme, aydınlanma ve bağımsızlık gibi temel problematikler önemli bir yer tutmaktadır. Devrim Hareketi, Türkiye tarihindeki tüm ilerici hareketlerin mirasını sahiplenir, ülkemizin modernleşme tarihinin bu temel problematiklerini devrim ve sosyalizm mücadelesine içerilmesi anlamında devrimci cumhuriyetçi siyasi çizginin güçlenmesi için mücadele eder.
- Türkiye’de karşı devrimin tasfiye ettiği Cumhuriyet değer ve kurumları, geleceğin devrimci atılımları için önemli birer deneyim ve mirastır. Devrim Hareketi, Cumhuriyet mirasını sosyalist bir perspektifle eleştiri süzgecinden geçirerek sahiplenir, karşı devrimcilerin tasfiye ettiği Cumhuriyet kurumlarının sosyalist ilkeler temelinde yeniden inşasını savunur.
H. Devrim Hareketi yurtseverdir, Türkiye’nin bağımsızlığı için mücadele eder.
- Ülkemizin en önemli sorunlarından biri ve birçok sorununun kaynağı emperyalizme bağımlılıktır. Devrim Hareketi, Türkiye’nin emperyalizme ekonomik, siyasi ve askeri tüm bağımlılıklarının son bulması için mücadele eder.
- Emperyalizme bağımlılıktan kurtuluş, emperyalist merkezlerin Türkiye’ye biçtiği ekonomik, siyasi ve askeri rollerin reddini gerektirir. Devrim Hareketi, Türkiye’nin dışa bağımlılığının kurumsal iz düşümleri olan NATO, IMF ve Gümrük Birliği’nden çıkılmasını, AB aday üyelik sürecinin tümüyle sonlandırılmasını savunur.
- Dışa bağımlılıktan kurtulmanın tek yolu, kapitalist yağma ekonomisinin iflasa sürüklediği Türkiye’nin kendi kaynaklarını verimli bir biçimde ve sermaye sınıfının değil emekçilerin ve ülkenin çıkarları doğrultusunda kullanarak kendi ayakları üzerinde durabilmesidir. Devrim Hareketi, Türkiye’nin hak ettiği gelişmişlik düzeyine yükselmesi için piyasa ekonomisi terk edilerek merkezi planlamaya geçilmesini ve kamu mülkiyetini esas alan bir kalkınma planı yapılmasını savunur.
a. Devrim Hareketi, Cumhuriyet’in planlama ve kalkınma deneyimini Türkiye’de sosyalizmin kuruluşu hedefi içinde anlamlandırır ve Devlet Planlama Teşkilatı’nın sosyalist ilkeler temelinde yeniden kurulmasını, neoliberal yağma politikaları doğrultusunda özelleştirilen kamu işletmelerinin yeniden kamulaştırılmasını ve kapatılanların yeniden açılmasını, ülke kaynaklarının Türkiye’nin teknoloji üretiminde bağımsızlığını kazanmasına yönelik bir plan temelinde yönlendirilmesini savunur.
b. Devrim Hareketi, Türkiye’nin doğal varlıklarını tüm halkın ortak serveti olarak görür ve doğal varlıklarımızın tüm halkın çıkarları doğrultusunda ve doğayı koruma sorumluluğuyla değerlendirilmesini savunur.
c. Neoliberal yağma politikaları, Türkiye’yi tarım ve hayvancılıkta dışa bağımlı hale getirmiştir. Devrim Hareketi, sermayenin bu alandaki saldırılarının püskürtülmesi için tarım emekçileri ve küçük üreticilerle birlikte mücadele eder, tarım ve hayvancılığın kamu mülkiyeti temel alınarak yeniden yapılandırılması ile dışa bağımlılığın sona erdirilmesini ve Türkiye’nin tüm yurttaşlarına ucuz, kaliteli ve sağlıklı gıda sunabilen bir ülke haline getirilmesini savunur. - Türkiye’nin emperyalizme bağımlılığının önemli ayaklarından biri askeri bağımlılıktır. Devrim Hareketi, Türkiye’nin NATO’dan çıkarak ABD ve NATO’ya bağımlılıktan acilen kurtulmasını, orta ve uzun vadede ise savunma sanayiinde tam bağımsızlığa kavuşturulmasını savunur.
- Türkiye’nin güvenliği ve bağımsızlığı, bölgede barışın sağlanmasından geçmektedir. Devrim Hareketi, Cumhuriyet’in “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesinin devrimci bir anlayışla yeniden inşasını savunur, Türkiye’nin başka ülkelere yönelik saldırgan politikaların parçası haline getirilmesine karşı çıkar.
- ABD emperyalizmi ve tüm işbirlikçilerinin Türkiye’den ve bölgeden kovulması zorunludur. Devrim Hareketi, Türkiye’nin Ortadoğu’da ABD emperyalizminin karşısında konumlanmasını, komşuları ve bölge ülkeleriyle anti-emperyalist ittifaklar kurmasını, bölgedeki ilerici ve anti-emperyalist hareketleri desteklemesini savunur.
- Devrim Hareketi, bölgede Türkiye dahil dört ülkeye yayılan ve büyük güçlerin gözünü diktiği Kürt toplumsallığının aşiretçi, dinci ve Amerikancı politikalarla kuşatıldığını saptar, Türkiye’de devrimci cumhuriyetçi siyasi çizginin güçlenmesinin Kürt yurttaşlar üzerindeki kuşatmayı yaracağını savunur.
- Türkiye’nin güvenliği ve bağımsızlığı, emperyalizmin tüm dünyada yenilmesini gerektirmektedir. Devrim Hareketi, dünyada emperyalizmin saldırılarına ve yaptırımlarına direnen halklarla dayanışma gösterir.
I. Devrim Hareketi devrimci ve sosyalisttir, devrim fikrinin güçlenmesi ve sosyalizmin güncel bir seçeneğe dönüşmesi için mücadele eder.
- Türkiye’nin tüm sorunlarının çözümü ve ülkenin gerek hak ettiği gelişmişlik düzeyine gelmesi gerekse tüm kaynaklarının sermayenin değil emekçi halkın çıkarları için, adil bir biçimde kullanılması ancak sosyalizmle mümkündür. Toprak, fabrikalar, makinalar, bilgisayar yazılımları, patentler, endüstri ürünlerinin formülleri; yani üretim araçları tüm toplumun ortak malı olmalıdır.
- Toplumun mülkiyetine geçirilecek olan ülke kaynakları, toplum çıkarından ve akılcılıktan uzak piyasa dinamikleriyle değil, tüm toplumun çıkarı gözetilerek yapılacak merkezi planlama ile yönetilecektir. Devrim Hareketi, piyasa düzenine karşı kolektif mülkiyeti ve planlama fikrini savunur.
- İnsanın kendini yetiştirerek potansiyelini en iyi şekilde kullanmasını sağlayan eğitim ve kişinin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik durumunda olması olarak sağlık, piyasa mekanizmalarına terk edilemeyecek olan temel hizmetlerdir. Devrim Hareketi, eğitim ve sağlığın birer kamu hizmeti olarak tüm kademelerde devlet tarafından ve ücretsiz olarak sunulmasını, tüm yurttaşlar için erişilebilir kılınmasını savunur.
- İnsanlık, sahip olduğu bilinç düzeyi ve üretici güç itibarı ile halen doğanın parçası olmakla birlikte onun üzerinde hakimiyet kurma yetisine sahiptir ve bu nedenle doğanın korunmasında da sorumluluk sahibidir. Devrim Hareketi, kapitalist yağma ekonomisinin talan ettiği Türkiye’nin doğal varlıklarının korunması için mücadele eder ve bu mücadeleyi yurtseverliğin gereği olarak görür.
- Toplum sınıflara bölündüğü sürece devrim fikri de günceldir. Devrim Hareketi, Türkiye’de güncel olan devrim fikrinin güçlendirilmesi için çabalar.
- Devrim fikrinin güçlendirilmesi, Türkiye ilericiliğinin temel problematiklerini devrim ve sosyalizm mücadelesine içermiş ve devrim hedefini varlık sebebi haline getirmiş olan devrimci cumhuriyetçi siyasi iradenin yaratılmasına ve etkisini artırmasına bağlıdır. Devrim Hareketi, devrim fikrini güçlendirmek adına Türkiye’nin geleceğini işçi sınıfı öncülüğündeki bir devrimde gören tüm devrimcileri saflarına katmak, işçi sınıfını örgütlü ve siyasal bir özne haline getirmek ve Türkiye devriminin partisi haline gelmek için mücadele eder.
- Türkiye’nin tüm sorunlarının gerçek ve biricik çözümü olan sosyalizm, güncel bir seçenek haline getirilmelidir. Devrim Hareketi, Türkiye’de sosyalizmi güncel bir seçenek haline getirmek adına siyasi etkisini artırmak ve sosyalizmin iktidar programını olgunlaştırarak toplumun gündemine sokmak için çabalar.
J. Devrim Hareketi, Türkiye’nin toplumsal dinamiklerinin devrimci potansiyeline güvenmektedir.
- Kapitalist yağma ekonomisi altında emekçiler işsizlik, yoksulluk ve hak gasplarıyla boğuşmaktadır. Devrim Hareketi, ekmek kavgasındaki emekçilerin devrim ve sosyalizm mücadelesinin etkin ve öncü unsurları haline getirilmesi ve sınıf hareketi içinde devrimci çizginin güçlenmesi için mücadele eder.
a. Devrim Hareketi, işçi sınıfının örgütlülüğünün güçlendirilmesini ertelenemez bir görev olarak görür, sınıfın her düzeyde örgütlenmesine güç verir.
b. Devrim Hareketi, sınıf mücadelesinin iş yerlerinin ötesinde hayatın her alanında sürdüğünü saptar ve emekçileri hedef alan ücret düşüşleri, mülksüzleştirme, kamu mülkiyetinin tasfiyesi, sosyal hakların budanması, güvencesiz istihdam gibi dayatma ve saldırılara karşı koyar, bu saldırıların ve karşısında verilecek mücadelenin emekçilerin gündemine girmesi için çabalar.
c. Devrim Hareketi, ekmek kavgasında yalnızlaşan emekçilerin hakları için mücadeleden uzak durduğunu saptar, emekçilerin örgütlülüğünün sürekli kılınması için dayanışmayı öne çıkarır. - Türkiye’deki gerici düzen, kadınları her yönden kuşatmaktadır. Ekonomik yaşantıda en yoğun sömürüyü yaşayan kadınlar aynı zamanda dinci gericiliğin ve eski çağlardan gelip kapitalist toplumda da etkisini sürdüren ataerkil anlayışın saldırılarına da en fazla muhatap olan toplumsal kesimdir. Devrim Hareketi, Türkiye’de yükselen kadın mücadelesini sahiplenir ve kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesine devrimci ve sosyalist bir yaklaşımla güç katmak için mücadele eder.
a. Devrim Hareketi, kadın mücadelesinin güçlenmesinin sınıf mücadelesiyle yakınlaşmasından geçtiğini saptar, emekçi kadınların yaygın biçimde örgütlülüğünün güçlendirilmesi için mücadele eder.
b. Devrim Hareketi, kadınların kurtuluşunun Türkiye emekçilerinin kurtuluşundan ayrılamaz olduğunu saptar, kadınların devrim ve sosyalizm mücadelesinin parçası haline getirilmesi ve kadın mücadelesinde devrimci çizginin güçlenmesi için mücadele eder. - Karşı devrimin çöküşe sürüklediği Türkiye, gençlere iyi bir gelecek vaat edemez hale gelmiştir. Devrim Hareketi, Türkiye tarihi boyunca ilerici hareketlerde etkin rol oynayan gençlik hareketlerini kendi tarihinin parçası sayar; gençlik mücadelesinin büyüyüp güçlenmesi, gençlerin devrim ve sosyalizm mücadelesinin parçası haline getirilmesi için çabalar.
a. Devrim Hareketi, gençliğin Türkiye’nin modernleşme dalgalarının tamamında etkin rol oynadığını saptar, gençlik hareketinin bütün tarihini sahiplenir ve gençlik mücadelesini devrim ve sosyalizm mücadelesi içinde anlamlandırır.
b. Devrim Hareketi, Türkiye’de karşı devrimin gençliğe yönelik kuşatması altında ülkemiz gençliğinin kendine güvenini, ülkesine aidiyetini ve gelecek umudunu yitirmeye başladığını saptar, devrim ve sosyalizm mücadelesinin ve bu mücadele sonucunda kurulacak yeni cumhuriyetin bu değerli potansiyelden mahrum kalmaması adına gençliğe yurtseverlik ve ülkesine dair umut aşılar. - Aleviler Türkiye’de aydınlanmacı kültüre açık olmanın yanı sıra dinci gerici saldırıların muhatabıdır. Devrim Hareketi, Türkiye’deki Alevi toplumsallığının laiklik ve eşit yurttaşlık talebini sahiplenir, bu talepleri devrim ve sosyalizm mücadelesi içinde anlamlandırır.
a. Devrim Hareketi, Alevilerin gerek aydınlanmacı kültüre açık olmaları gerekse mezhepsel ayrımcılığa maruz kalmaları nedeniyle Türkiye’de laiklik mücadelesinin önemli unsurlarından biri olduğunu saptar, Alevilerin eşit yurttaşlık talebini sahiplenir, zorunlu din derslerinin kaldırılması ve Alevilerin kültür ve inanç merkezlerinin diğer inançların ibadethaneleriyle aynı yasal statüye kavuşturulması taleplerini destekler, Alevilere yönelik baskıcı, ayrımcı ve asimilasyoncu politikalarla mücadele eder.
b. Devrim Hareketi, Alevi toplumsallığında çoğunluğu emekçilerin oluşturduğunu saptar, emek mücadelesinin daha fazla Alevi emekçinin katılımıyla güçlendirilmesi için çabalar.