Yaşasın 19 Mayıs! Yaşasın bağımsızlık!
Bugün Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’yi başlatmak için Samsun’a ayak basışının 106. yıl dönümü. Osmanlı sarayı ile gerici güçlerin emperyalistlere teslim oluşuyla birlikte işgalcilere karşı yalnız bırakılan halk, yurtsever kadroların Anadolu’ya geçişiyle birlikte kendi liderliğini oluşturma imkanını yakaladı. İşgale karşı direnişi başarıya ulaştıran yurtsever liderlik devamında Saltanat ve Hilafet’ten başlayarak eski düzeni tasfiye etti; ilerici, halkçı, bağımsızlıkçı değerleri temel alan bir devrimle Cumhuriyet’i kurdu. 19 Mayıs, ülkemizin kurucu iradesinin Anadolu’ya geçişini ifade ettiği için tarihsel değere sahip.
Cebren ve hile ile devletin tepesine kazık çakan günümüz iktidar sahipleri, Cumhuriyet değerlerine meydan okuyor. Yakın coğrafyamızda barışın ifadesi olan “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesinin aksine genişleme hayalleri kuruyor, ülkemizi Ortadoğu’da emperyalistlerin kirli emellerine alet ediyor, Cumhuriyet’in savaş açtığı tüm gerici unsurları yeniden başımıza bela ediyor, ülkemizi tarikat karanlığına itiyorlar. Bir avuç patronun çıkarı için emekçi halkımıza bir cehennem yaşatıyorlar. Bağımsızlık ve Cumhuriyet’in hedef alındığı günümüzde 19 Mayıs hala güncel. Tıpkı 106 yıl önce olduğu gibi bugün de bir yanda gerici ve işbirlikçiler diğer yanda ise eşitlik, özgürlük ve bağımsızlık için mücadele eden devrimciler var.
Kahrolsun Cumhuriyet düşmanları!
Yaşasın bağımsızlık!
Yaşasın Cumhuriyet!
Trump Ortadoğu’da işbirlikçilerle buluştu
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz hafta bölgedeki sadık işbirlikçileri Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan bir Ortadoğu turuna çıktı. Yanında ABD’li patronlarla silah sanayiinden enerji ve yapay zekâya pek çok sektörde çok büyük ölçekli anlaşma ve yatırım taahhütleri ile dönen Trump, bölge halklarına yönelik yeni saldırıların da işaretlerini verdi.
Suudi Arabistan’da IŞİD-El Kaide artığı Colani’yle de görüşen Trump, Suriye’de ABD-İsrail eksenine direnen güçlerin tasfiyesinde aktif rol oynayan muhatabının elini güçlendirmek için Suriye’ye uygulanan yaptırımların kaldırılacağını açıkladı. Bölgede emperyalizmin planlarına direnç gösteren Baas iktidarının zayıflatılarak yıkılışa sürüklenmesine hizmet eden gayrimeşru yaptırımlar, bugün de ABD-İsrail uşağı cihatçı katillerin iktidarını güçlendirmek için kaldırılıyor. Buna paralel olarak İsrail ABD silahlarıyla Gazze’de sivil halkı katletmeye devam ediyor, Gazzelilerin topluca tehciri için bu kez yine emperyalistlerce çökertilerek parçalanmış bir ülke olan Libya gündeme getiriliyor. Türkiye’nin anti-emperyalist bir savaşla kurulan varlık zemini ile bölgedeki ABD-İsrail karşıtı güçlere karşı ittifak zemininde ilerleyen adı konulmamış “süreç” dahil tüm gelişmeler, bölgedeki işbirlikçi unsurların ABD ekseniyle uyumunun tahkim edilmesi bağlamında anlam kazanıyor.
Ortadoğu’da özgürlük, bağımsızlık ve barış emperyalistlerin himayesinde yürütülen gizli pazarlıklarla ya da Körfez sermayesinin kirli işbirlikleriyle değil, bölge halklarının anti-emperyalist mücadelesiyle kazanılacak.
İngiliz Mehmet’in savunması itiraf gibi
Emperyalistlerin ve yerli burjuvazinin talebi üzerine ekonominin başına getirilen İngiltere vatandaşı Mehmet Şimşek, şimdi de yolsuzlukla anılıyor. Geçtiğimiz hafta Nefes Gazetesi’nin bir haberi, Şimşek döneminde aldığı kamu ihaleleri neticesinde ihale kralı olarak anılmaya başlanan Selman Reşitoğlu’nu manşete taşıyınca bir başka detay da ortaya çıktı. Reşitoğlu’nun kamuya açık fotoğraf albümünde hem Şimşek ile hem de Yenidoğan Çetesi ile anılan bir kişi bulunuyordu. Halktv’den Bahadır Özgür ise aynı fotoğraf karesinde bulunan ve Selman Reşitoğlu’nun hem ortağı hem de kuzeni olan Abdurrahman Reşitoğlu’nun aynı zamanda Şimşek’le ortak bir şirketi olduğunu yazısında paylaştı.
Kendisine itibar suikastı yapıldığını savunan ve emekçi düşmanı mali politikalarının hedef aldığını iddia eden Şimşek ise sosyal medya platformu X üzerinden itiraf gibi bir açıklamada bulundu. Şimşek, bakanlık yapmadığı dönemde İngiltere’de Abdurrahman Reşitoğlu ile konut alımı için ortak şirket kurduğunu itiraf ederken, birden fazla gün yan yana çekilmiş fotoğrafları ise rastlantı olarak ifade etmeyi tercih etti.
Halkın cebinden çalmak, patronları ve emperyalistleri zengin etmek için göreve getirilen Mehmet Şimşek’in bu işleri bedavaya yapmayacağı açıktır. O da tüm halk düşmanları gibi kamu görevini kötüye kullanmakta, halka karşı suç işlemektedir.
İngiliz Mehmet istediği kadar inkâr etsin. Uluslararası tekeller ve yerli patronlar ne derse desin. Kararlıyız. Şimşek politikaları ile emekçi halkımızdan çalınan her bir kuruşu geri alacağız. Emperyalistleri ve onların aşağılık işbirlikçilerini yurdumuzdan mutlaka kovacağız.