Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin üzerinden tam 2 yıl geçti. Bu felaket, hepimize bu soruyu sordurdu.
Müteahhitlerin kar hırsı için depreme dayanıksız yapılmış yapılar.
Denetlenmemiş, kaderine bırakılmış kentler.
Deprem sonrası yardıma gidilmeyen, kendi kaderine bırakılmış milyonlar.
Bu depremde anladık ki, kimsemiz yok. Seferber olup birbirine kenetlenen halktan başka, deprem bölgelerine akın eden bizden başka kimsemiz yok.
Bu iki yılda bu soruyu bize tekrarlatan çokça facia yaşadık: Kızılay skandalı, yenidoğan çetesi, iş cinayetleri, Erzincan maden felaketi, geçtiğimiz ay yaşadığımız Bolu otel yangını.
Hepsinin tek bir nedeni var: İktidarın ve sermayenin kar hırsı. Nasıl yaşayacağız sorusuna bu nedenle tek yanıtımız var: Sermaye düzenini yıkarak.
Sağlık Bakanı’nın kolladığı hastane patronları, çocuklarımızın canına kastetti. Turizm patronu olan Turizm Bakanı, tabii ki otel patronlarının yanında olacaktı.
Sermaye düzenini yıkacağız. Güvenliğimiz için, yaşamak için patronların iktidarını yıkmaktan başka bir yolumuz yok.
Güvenli konutlarda yaşamak, kaygı duymadan ücretsiz sağlık hizmeti almak, çocuklarımızı güvenle okula gönderebilmek, yaşayabilmek için mücadele edeceğiz.
6 Şubat’ın yıl dönümünde kaybettiğimiz tüm yurttaşlarımızı tekrar anıyoruz. Suçluların hesap vermesi için mücadeleyi sürdürüyoruz.
En büyük felaket olan AKP’nin ve patron düzeninin yıkılması için mücadeleye, bizim olanı almaya çağırıyoruz.