14 Mayıs genel seçimleri sonuçlandı. Cumhur İttifakı meclis çoğunluğunu kazanırken, liderleri Erdoğan Cumhurbaşkanlığı için ilk turu ciddi bir farkla önde bitirdi.
Hem de yıllardır ağırlaşan ekonomik krize rağmen…
Bırakalım depreme hazırlanmayı, depremin sonrasında bizleri ölüme terk eden yönetim anlayışına rağmen…
Ülkenin tüm kaynaklarını yerli ve yabancı sömürücülere satmış olan, başta laiklik olmak üzere ülkenin kurucu değerlerine açıkça düşman mevcut iktidar yine önde.
Başkaları gibi halkı suçlayacak değiliz. AKP iktidarından bıkan yurttaşlarımız tam aksine kendilerine biçilen rolü reddediyor. Seçmen olmakla asla yetinmiyor, yıllardır yurttaşlık haklarına sahip çıkıyor.
Dün gece de muhalefetin tüm ihmallerine ve beceriksizliklerine karşın atı alan Üsküdar’ı geçemediyse sandık başlarında sabahlayan, her türlü oyuna ve baskıya karşı dik duran yurttaşlarımız sayesindedir. Onlar ülkemizin aydınlık geleceğinin habercisidir.
“Her halk hak ettiği gibi yönetilir” diyenler var. Ancak halkımız bu yaşananları hiç mi hiç hak etmiyor. Gerçek kavgalardan sürekli kaçan muhalefet ve onun akıl hocaları ise hak ettikleri yenilgileri alıyorlar.
Biz ise Erdoğan’dan kurtulmak zorundayız.
AKP eskilerinden umut yok. Bildiğimiz yoldan ilerlemeli, her yönüyle ve sonuna kadar haklı olduğumuz kavgayı büyütmeliyiz.
Bu nedenle ikinci tura giderken ve sonrasında gerçek sorunları merkeze alan örgütlü bir mücadeleye ihtiyacımız var.
Halk tarikatlardan ve çocukların yurtlarda gördüğü zulümden bıktı. Tümünü kapatacağız.
Patatese soğana muhtaç kaldık. Zenginliklerimizin nereye aktığı açık. Hepsini geri alacağız.
Ülkemiz emperyalist devletlerin boyunduruğundan çıkmadıkça kalkınamaz. Bağımsızlığımızı kazanacağız.
Gelin, ülkemizin geleceğini birlikte kurtaralım.