Bugün yine AKP’nin yargı operasyonları ile başladı. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) olmak üzere çeşitli belediyeleri kapsayan bir operasyonda aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da yer aldığı 100’ün üzerinde kişi için gözaltı kararı çıkarılırken Gezi Direnişi’ni hedef alan bir başka operasyonda da gazeteci İsmail Saymaz gözaltına alındı.
Operasyonlara ilişkin sunulan “suç örgütü üyeliği”, “terör” ve “darbecilik” sıfatları ile ifade edilen gerekçelerin tamamının hukuk dışı olduğu tartışma götürmezdir. Gerçekte yaşanan, AKP’nin siyasal alanı tümüyle ortadan kaldırma çabasıdır. Yargı aygıtı, yalnızca bu girişimin bir sopası olarak hizmet görmektedir. Böyle bir dönemde hukuki boyutları tartışmak, bağımsız yargıdan bahsetmek karşı-devrimci iktidarın hedeflerini gizlemek dışında hiçbir işe yaramayacaktır.
AKP yargı marifetiyle basını susturmak, seçimle kazanamadığı belediyelere ise çökmek istemektedir.
AKP iktidarının uzunca bir süredir sürdürdüğü “siyasal alanın daraltılması” girişimi, siyaseti yalnızca sandıkla ilişkili ve sandık sonuçları ile hayata etki edebilen bir tür yarışmaya dönüştürmeyi hedeflemekteydi. Düzen muhalefetinin bu duruma eşlik etmesi ve AKP’nin çizdiği sınırlara harfiyen uyması ise fayda etmemiş, tam tersine AKP’yi siyasal alanı tümüyle tasfiye etmek konusunda iştahlandırmıştır. Muhalefetin yalnızca soyut bir sandık demokrasisi talebi ile kendisini sınırlaması, AKP’nin politikalarına gerçek hiçbir alternatif önermemesi ise iktidarın işini kolaylaştırmıştır. Bugün karşı karşıya kaldığımız tablo, aynı zamanda böyle bir kabullenişin de doğrudan bir sonucudur.
AKP, bugün seçme seçilme hakkı da dahil olmak üzere siyasal alanı tümüyle tasfiyeye girişmiştir. Bu tasfiye girişimini boşa çıkarmanın yolu, tekrar ve tekrar sandığı işaret etmek değil; halkın gerçek çıkarlarını temel alan politik çıkışlardır.
AKP’nin saldırılarına karşı dokunulmazlık kazanmanın tek yolu AKP’nin halka dokunmasını, ondan çalmasını, onu yoksullaştırmasını engellemektir. Mehmet Şimşek eliyle yürütülen kemer sıkma politikaları, emperyalistlerin çıkarı için barış maskesi takılarak girişilen yeni bölgesel maceralar, tarikatların ülkemizi sarmasına yönelik hamleler bütünüyle karşıya alınmalıdır.
Seçme seçilme hakkı dahil siyasal özgürlüklerimizi kazanmanın tek yolu halkın çıkarları için verilecek örgütlü kavgadan geçmektedir. Tüm yurttaşlarımızı, ekmeğimiz için, bağımsızlık ve laiklik için mücadeleye çağırıyoruz.
AKP yenilecek, halkımız kazanacak.